Silivri’de Klinker Öğütme Tesisi Projesi
İstanbul’un Silivri ilçesinde, Boğaziçi Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından planlanan klinker öğütme tesisi, çevresel etkileri nedeniyle tartışmalara yol açıyor. Bakanlık, projeye ÇED gerekli değildir kararı verdi; ancak bölge halkı, tesisin yakın konumdaki konutlara olası zararları nedeniyle karşı çıkıyor.
Proje, Balaban Mahallesi’nde 20 bin metrekareden fazla bir alanda gerçekleştirilecek. Şirket raporlarında, tesisin klinker öğütme olarak tanımlanmasına rağmen, faaliyet kodu ve üretim süreci bir çimento fabrikasını işaret ediyor. Dosyada, yıllık 990 bin ton kapasite, kırıcılar, dik değirmenler, katkı maddeleri ve paketleme üniteleri yer alıyor. Toplam proje bedeli 495 milyon TL olarak belirlenmiş olup, tesis konutlara sadece 575 metre uzaklıkta bulunuyor. Bu yakınlık, toz, gürültü ve ağır tonajlı TIR trafiğinin etkilerini artırabilir.
Projenin Çevre Etkileri ve Tepkiler
ÇED dosyasında, toz, gürültü, egzoz gazları ve çeşitli atıkların oluşacağı belirtiliyor. Filtreleme sistemleri vaat edilse de, 380 bin metreküp/saat kapasiteli filtrenin arızalanması halinde hava kirliliği riski artıyor. Yıllık 36 bin TIR hareketi öngörülürken, bu durum gürültü ve hava kirliliğini tetikleyebilir.
Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu, projeyi yalnızca kırma ve küçültme faaliyeti olarak savunmuştu; ancak proje dosyası, Portland çimentosu üretimi içerdiğini gösteriyor. Kuzey Ormanları Savunması, “Projenin durdurulmasını istiyoruz” diyerek, tesisin doğa ve halk sağlığına vereceği zararları vurguladı. Açıklamada, İstanbul’un temiz hava, su ve doğal alanlara ihtiyacı olduğu belirtildi.
Siyasi Tepkiler ve Çağrılar
Sol Parti Silivri İlçe Başkanı Seçkin Akdeniz, projeye ilişkin yazılı açıklama yaptı. İktidarın çevre politikalarını eleştiren Akdeniz, “Yaşam hakkı, doğa hakkı ve gelecek hakkı için Silivri’de çimento fabrikasına hayır” dedi. Açıklama devamında, düzen partilerinin çevre söylemlerinin samimiyetsiz olduğu ifade edilerek, halkı ve yerel yönetimleri ekoloji mücadelesine davet edildi: “Köylünün kuruyacak kuyusuna, çiftçinin yok olacak tarlasına bakıyoruz.”