ABD Başkanı Donald Trump, CBS’nin 60 Minutes programında verdiği röportajda Venezuela ve Orta Doğu politikalarına yönelik iddialı açıklamalarda bulundu. Trump, ülkesinin Venezuela’ya doğrudan savaş ilan etmeyeceğini ima ederken, Nicolas Maduro hakkında sert bir üslupla uyarılarda bulundu.

Trump, ABD’nin Venezuela ile bir askeri çatışmaya girmeyi planladığını düşünmediğini söylerken, aynı zamanda Venezuela’nın Washington ile ilişkilerinde birçok olumsuz davranış sergilediğini dile getirdi. Bu davranışların arasında, ülkeye zararlı maddelerin sevkiyatı ve istenmeyen kişilerin gönderilmesi olduğunu öne sürdü.

Maduro’nun geleceği ve askeri müdahale olasılığı

Canlı yayında Maduro’nun koltuğunun tehlikede olup olmadığı sorulduğunda Trump, “Maduro’nun günleri sayılı” şeklinde net bir ifade kullandı. Öte yandan, Venezuela topraklarına yönelik olası bir ABD askeri müdahalesi konusunda ayrıntı vermekten kaçındı ve bu tür planları medyaya açıklamaya istekli olmadığını belirtti.

Gazze, Hamas ve İsrail ile ilişkiler

Orta Doğu’ya dair yorumlarında Trump, Gazze’deki ateşkesi kırılgan bulmadığını ve Hamas’ın istenildiğinde hızlıca etkisiz hâle getirilebileceğini savundu. “Eğer onları silahsızlandırmak istesem bunu hemen yaparım” şeklinde konuşarak askeri kapasite ve kararlılığı konusunda iddialı bir dil kullandı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ilgili olarak da Trump, bazı konularda Netanyahu’yu zorladığını ancak genel olarak iyi çalıştıklarını belirtti. Trump, Netanyahu’nun hukuki sorunlarında ona karşı sergilenen tutumun adil olmadığını düşündüğünü ve bu nedenle sürece dahil olarak yardıma açık olduğunu ifade etti.

İran’ın nükleer kapasitesi iddiası

Röportajda ayrıca İran meselesine değinen Trump, geçmişte İran’ın nükleer kapasitesini ortadan kaldırma yönünde adımlar attıklarını ve şu an için Tahran’ın “herhangi bir nükleer kapasitesinin” kalmadığını iddia etti. Bu söylem, bölgesel güvenlik ve diplomasi açısından dikkat çeken bir vurgu oluşturdu.