İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında İBB’ye ilişkin uygulamalarla ilgili yeni gözaltı ve tutuklamalar oldu. Son operasyonla birlikte İBB çalışanı dört kişi daha tutuklandı; tutuklu sayısı toplam 10’a yükseldi. Soruşturma kapsamında yapılan ifadelerde, bazı şüphelilerin sunduğu teklifler ve bu tekliflere yönelik şüpheler ayrıntılı şekilde yer aldı.
İfade metinlerinde, bir kısım çalışanların teknik yeterlilik ve tekliflerin gerçekçiliği konusundaki kaygıları vurgulandı. Aşağıda, Ulaş Yılmaz ile Necati Özkan’ın savcılığa verdikleri ifadelerden derlenen, önemli görülen bölümler yeniden düzenlenmiş biçimde sunulmuştur.
Ulaş Yılmaz’ın Savunması ve Teknik Şüpheler
Olumsuz kanaatimi bildirdim. Ulaş Yılmaz, Hüseyin Gün’ün toplantıda tanıttığı programın hem yapılabilirliği hem de maliyetinin kendisini ikna etmediğini belirtti. Bu nedenle olumsuz görüşünü Necati Özkan’a ilettiğini söyledi. Yılmaz, programın açık kaynaklardan (ör. X Platformu, Facebook) çekeceği verilerle belediyeye katkı sağlama iddiasının inandırıcı olmadığını ifade etti.
Yılmaz ayrıca bu çalışmanın şikayet eden kişilerin şikayet alanlarını doğru şekilde tespit edemeyeceğini, İBB bünyesindeki mevcut şikayet merkezi (eski Beyaz Masa, güncel adıyla Çözüm Merkezi) verilerinin çok daha güvenilir ve çözüm üretmek için yeterli olduğunu belirtti. Ayrıca, Hüseyin Gün ile başka bir görüşmesi olmadığını kaydetti.
Teknik İnceleme Sonuçları ve WhatsApp Yazışmaları
Olumsuz kanaatim pekişti. Sunumun ardından, bilişim konusunda bilgili bir meslektaşının internet üzerinden yaptığı araştırma ve paylaştığı izlenimler sayesinde Yılmaz’ın olumsuz kanaati daha da güçlendi. İncelenen internet siteleri, firmanın işi yapabilecek kapasitede olmadığını gösteriyordu; bu tespitleri Necati Özkan ile de paylaştı.
Görüşmeler sırasında Necati Özkan’ın, Hüseyin Gün için ‘sülük gibi yapıştığı, bir demo daha sunmak istediği, son kez dinleyelim’ gibi ifadeler kullandığını; Yılmaz’ın ise başka bir toplantıya katılmaya gerek duymadığını söylediğini beyan etti.
Necati Özkan’ın İfadesinden Öne Çıkanlar
Necati Özkan, savcılıktaki ifadesinde Hüseyin Gün ile 2019’da iki kez görüştüğünü ve sunduğu teklifin piyasaya kıyasla orantısız olduğunu anlattı. Özkan, bu teklif için ‘Türkiye’de benzer hizmeti sunan şirketlerin aylık 400-500 dolar talep ettiği durumda, Gün bize 3-4 milyon dolar civarında bir bedel teklif etti’ diyerek teklifi reddettiklerini söyledi. Ayrıca, şahsın kendisinde bir dolandırıcı intibası yarattığını ve teklif nedeniyle aralarında küçük bir tartışma yaşandığını belirtti.
KVKK ve Kamu Çıkarı İddiaları
Kamu çıkarını hep ön planda tuttum. Ulaş Yılmaz, iddia edilen kişisel verilerin yurt dışına gönderilmesi, kişi bilgileriyle konum bilgilerinin eşleştirilmesi ve seçim sandık verilerinin programa yüklenmesi gibi konularla hiçbir ilgisi ve bilgisinin olmadığını savundu. Ayrıca, KVKK’ya aykırı herhangi bir talepte bulunmadığını ve ilişkili çalışmaların tamamında kamu yararını gözettiğini ifade etti.
Savcılık süreci ve ifadeler ilerledikçe, teknik yeterlilik, maliyet şeffaflığı ve veri güvenliği konularına dair soruların daha fazla ön plana çıkacağı anlaşılmaktadır. İlgili tarafların açıklamaları ve soruşturma belgelerinin tamamlanmasıyla hukuki süreç netlik kazanacaktır.

