Fatih Erbakan, Yeniden Refah Partisi’nin İzmir’deki 3. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada hükümete ağır eleştirilerde bulundu. Mevcut iktidarın artık ülkeye yeni bir şey veremediğini savunan Erbakan, erken seçim çağrısında bulundu. Türkiye’nin ekonomik sıkıntılarını, adaleti ve dış politikadaki zafiyetleri gündeme getiren Erbakan, “Bu iktidarın ülkeye kazandırabileceği hiçbir şey kalmadı, 2026’da seçim sandığı yeniden milletin önüne konulmalıdır.” dedi.
Partisinin giderek büyüdüğünü ve milletin ilgisini kazandığını belirten Erbakan, 652 bin üyeye ulaşarak Türkiye’de hem üye sayısı hem de oy oranı bakımından üçüncü parti olduklarını söyledi. Amaçlarının yalnızca sayısal büyüme olmadığını, aynı zamanda ahlaki ve milli bir kalkınmayı gerçekleştirmek olduğunu ifade eden Erbakan, bir milyon üye hedefinin ardından “iktidar yürüyüşünü” tamamlayacaklarını belirtti.
Dış Politikada Yeni Vizyon: D-60 ve İslam Birliği
Konuşmasının önemli bölümlerinden birinde dış politika vizyonunu anlatan Erbakan, İslam ülkelerinin parçalanmışlığından dolayı yaşanan zulümlere dikkat çekti. “Müslüman ülkeler ortak hareket etmedikçe sömürü bitmeyecek” diyen Erbakan, partisinin iktidara gelmesi durumunda öncelikli hedeflerinden birinin D-60 yapılanmasını kurmak ve İslam Birliği’ni tesis etmek olacağını vurguladı.
Ekonomik Gerçekler ve Sosyal Adaletsizlik
Erbakan, vatandaşı en çok etkileyen konunun hayat pahalılığı olduğunu dile getirerek, emekli maaşlarının açlık sınırının yarısında kaldığını vurguladı. “Açlık sınırı 28 bin lirayı buldu, emekli 14 bin lira alıyor” sözleriyle iktidarın ekonomik politikalarını eleştiren Erbakan, milyonlarca asgari ücretlinin de yoksulluk sınırının dörtte biri kadar gelirle yaşadığını ifade etti.
Kredi kartı borçlarının ve bireysel kredilerin patlama noktasına geldiğini belirten Erbakan, Türkiye’nin adeta bir borç ülkesi haline geldiğini söyleyerek, “AK Parti iktidarında vatandaşın banka borcu 900 kat arttı” ifadesini kullandı. Sosyal yardımlara başvuran aile sayısının 4 milyonu geçtiğini ve günde 17 bin kişinin Sosyal Yardım Hattı’nı aradığını belirterek, bunun “Türkiye’nin ekonomi gerçeğini” açıkça ortaya koyduğunu söyledi.
Başkanlık Sistemine Eleştiri: “Sonuç Ortada”
2018’de geçilen Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ni değerlendiren Erbakan, verilen vaatlerle bugünkü tabloyu karşılaştırdı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Bu kardeşinize yetki verin, enflasyonu düşüreceğim” sözlerini hatırlatarak, sistemin ardından açlık sınırının 14 kat arttığını, dolar kurunun yedi buçuk katına çıktığını söyledi. “Başkanlık sistemi, fakirliği artırdı, borçları büyüttü.” diyen Erbakan, artık bu anlayışla milletin geleceğinin inşa edilemeyeceğini vurguladı.
Faiz Politikası ve Kamu Kaynakları
“Faize karşıyız” söylemlerine rağmen 2028 yılına kadar ödenecek toplam faiz miktarının 831 milyar doları bulacağını ifade eden Erbakan, bu rakamın bir rekor olduğunu belirtti. Kamu kaynaklarının üretime değil borç ve faize yönlendirildiğini dile getiren Erbakan, “Eğer bu paranın yüzde biri insanımıza ayrılsa, Türkiye’de emeklilik ya da sosyal adalet problemi kalmazdı.” dedi.
Adalet, Eşitlik ve Yeni Bir Başlangıç Çağrısı
Adalet sisteminde çifte standartların hâkim olduğunu söyleyen Erbakan, Türkiye’nin hukukun üstünlüğü sıralamasında 142 ülke arasında 117’nci sıraya gerilediğini belirtti. “Yargı bağımsız değilse ne ekonomi ne huzur olur” diyen Erbakan, iktidarın artık yorgun ve tükendiğini vurguladı. Son olarak, “Milletimiz ferasetiyle Yeniden Refah’ı iktidara taşıyacak. O zaman paylaşımda adalet, yönetimde adalet ve yargıda adalet yeniden tesis edilecektir.” diyerek konuşmasını tamamladı.

