İzmir Buca Cezaevi’nde tutuklu bulunan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle kaleme aldığı mektupta hem umut hem de birlik çağrısı yaptı. Avukatları aracılığıyla paylaşılan bu satırlarda; vatan sevgisi, adalet beklentisi ve Cumhuriyet’in ortak mirası sıkça vurgulanıyor.
Çalık, mektubunda özgürlüğün maddi kısıtlanabileceğini ama vatandaşın yüreğindeki bağlılığın koparılmayacağını belirterek, 29 Ekim’in bir yeniden doğuş ve karanlığa karşı başkaldırı günü olduğunu söyledi. Cumhuriyetin yalnızca bir yönetim biçimi olmadığını, aynı zamanda fikir ve vicdan özgürlüğünü hedefleyen bir yaşam iradesi olduğunu ifade etti.
Adalete, Vicdana ve Cumhuriyetin Ortak Değerine Vurgu
“Cumhuriyet, bir partiye, bir kişiye, bir zümreye ait değildir.” sözünü öne çıkaran Çalık, zaman zaman adaletin geciktiğini fakat hakikatin er ya da geç yerini bulacağını savundu. Bayrağın yalnızca bir kumaş değil; bir annenin duası, bir gencin hayali, bir askerin fedakârlığı olduğuna dikkat çekti ve Cumhuriyetin milletin onuru, iradesi ve alın teri olduğunu belirtti.
Kuruculara, silah arkadaşlarına ve isimsiz kahramanlara minnetle andığını söyleyerek, emanete sahip çıkmanın özgürlükten, eşitlikten ve adaletten yana durmakla mümkün olduğunu vurguladı. Parçalanmış görünse de Cumhuriyetin ışığının insanın içinde yaşamaya devam ettiğini; bir çocuğun adalet çağrısında, bir öğretmenin tebeşirinde, bir kadının dirayetinde ve işçinin terinde hayat bulduğunu anlattı.
Barış, Kardeşlik ve Eleştirebilme Özgürlüğü
Çalık, ülkenin yeniden barış, adalet ve vicdan diliyle buluşacağı inancını dile getirdi: kimse düşüncesinden ötürü suçlanmayacak, kimse inancından ötürü ötekileştirilmeyecek ve kimse susmayacak. Cumhuriyetin; konuşma, düşünme ve eleştirme özgürlüğüne dayanan bir düzen olduğunu belirtti ve Atatürk’ün muasır medeniyet hedefinin vicdan, adalet ve kardeşlikle birlikte anlam kazanacağını söyledi.
Bizi birleştiren şey, ayrıldıklarımızdan çok daha büyüktür. diyen Çalık, Cumhuriyetin 102. yılında duvarların ardından bile umut, adalet ve birlik çağrısını yükseltti. Farklı görüşlerin çatışma nedeni olmaması gerektiğini, aksine farklılıkların ülkenin zenginliği olacağını ifade etti.
“Cumhuriyet; öfkenin değil, umudun adıdır.” sözleriyle bitirdiği mesajında, herkesi birlikte umudu büyütmeye davet etti ve “Yaşasın Cumhuriyet! Yaşasın özgürlük, adalet ve kardeşlik! Yaşasın Büyük Türk Milleti!” temennisinde bulundu.

