Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasında, geçmişte PKK tarafından yapılan fesih duyurusu ve Abdullah Öcalan’ın bu süreçteki çağrılarına değinen Hatimoğulları, ülkede barış ikliminin yeniden güçlenmesi gerektiğini vurguladı.
Hatimoğulları, son bir yılda çatışmaların minimize edilmesi ve taraflar arasında diyalog kapılarının aralanmasının, toplumda barışa duyulan ihtiyacın açık bir göstergesi olduğunu belirterek, “Meclis bünyesindeki Barış Komisyonu’nun çalışmaları çok kıymetliydi, fakat artık somut adımların atılma zamanı geldi.” dedi.
Operasyonların Durdurulması ve Barışın Tesisi
Hatimoğulları, hükümete yönelik eleştirilerde bulunarak, muhalefete yönelik operasyonların hemen durdurulması gerektiğini ifade etti. Aynı zamanda barış sürecinin ilerleyebilmesi için Türkiye devletinin ve iktidarın bir an önce inisiyatif alması gerektiğini söyleyerek, “Komisyon Öcalan’ı dinlemeli, ona umut hakkı tanınmalı” dedi.
Bahçeli’nin Açıklamasına Destek
Toplantı sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Hatimoğulları, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’te yaptığı konuşmaya da değindi. Bahçeli’nin, Barış Komisyonu’nun İmralı Adası’na gidip Abdullah Öcalan ile görüşebileceği yönündeki ifadelerini olumlu bulduklarını belirtti. “Biz bu görüşe tamamen katılıyoruz. Komisyon, sürecin ilerlemesi adına Öcalan’la görüşmeli, kamuoyunu bilgilendirmelidir.” diye konuştu.
Demirtaş ve Yüksekdağ İçin Tahliye Talebi
Hatimoğulları, son olarak eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile Kobani davası kapsamında tutuklu bulunan diğer siyasetçilere ilişkin açıklamalarda bulundu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) verdiği kararları hatırlatan Hatimoğulları, “AİHM’in üçüncü kez karar verdiği bu süreçte, Türkiye’nin artık gereğini yerine getirmesi gerekiyor” dedi ve şu çağrıyı yineledi: “Toplumun vicdanını rahatlatmak adına arkadaşlarımız saatler içinde serbest bırakılmalı.”