ABD ile Çin arasında gerçekleştirilen görüşmeler, başta soya fasulyesi olmak üzere birçok emtianın fiyatlamaları üzerinde belirleyici oldu. ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping Güney Kore’de bir araya geldi. Görüşme sonrasında Trump, birçok konuda hemfikir olduklarını belirterek, Çin’in büyük miktarlarda soya fasulyesi ve diğer tarım ürünlerinden alım yapacağını söyledi. Öte yandan Trump, nadir toprak elementleri konusunda hiçbir engelin kalmadığını ifade etti ve tarifeler konusunda çok yakında bir anlaşmaya varılabileceğini belirtti.
Şi Cinping görüşmenin başlangıcında, Çin ve ABD’nin dost ve ortak olması gerektiğini, bunun tarihin öğrettiği bir ders ve bir gereklilik olduğunu belirterek, “Çin’in kalkınması, ABD’nin ‘Amerika’yı yeniden büyük yapma’ vizyonuyla çelişmiyor.” dedi. Dünyanın en büyük ekonomileri arasında zaman zaman sürtüşmelerin olmasının normal olduğunu ifade eden Şi, iki ülke liderinin ilişkileri doğru rotada ilerletmesine rehberlik etmesi gerektiğini vurguladı.
Tamamlanan haftada fiyatlamalarda belirleyici bir diğer unsur ise Fed’in politika faizi kararı ile Fed Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları oldu. Fed politika faizini beklentiler doğrultusunda 25 baz puan indirerek yüzde 3,75-4,00 aralığına çekti. Banka açıklamasında ekonomik faaliyetin ılımlı seyrettiği, istihdam artışlarının yavaşladığı ve enflasyonun yılbaşından bu yana yükseldiği belirtilerek bilanço küçültme sürecinin 1 Aralık’ta sonlandırılacağı duyuruldu.
Kararın ardından konuşan Fed Başkanı Powell, aralık ayındaki toplantıya dair temkinli bir değerlendirme yaptı. Powell, “Komitenin bu toplantıdaki tartışmalarında, aralık ayında nasıl ilerleneceği konusunda güçlü şekilde farklı görüşler vardı. Aralık toplantısında politika faizinde daha fazla indirim yapılması kesin değil, bundan oldukça uzak. Politika önceden belirlenmiş bir rotada değil.” ifadelerini kullandı. Aralık ayına ilişkin bir karar alınmadığını vurgulayan Powell, çok yüksek düzeyde belirsizlik olması durumunda ihtiyatlı davranılması gerekebileceğini söyledi.
Powell’ın açıklamaları sonrası para piyasalarındaki fiyatlamalarda, Fed’in aralık toplantısında faiz indirimine gideceğine dair beklentiler zayıfladı. Fed’e ilişkin gelecek yıla dair toplam üç olan faiz indirimi öngörüsü ikiye geriledi. Bu gelişmelerle ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi gün içinde yüzde 4,10 seviyesinden tamamlandı ve dolar endeksi yüzde 0,9 artışla 99,8’e yükseldi.
DEĞERLİ METALLER KARIŞIK SEYRETTİ
Değerli metaller, Fed’in faiz kararıyla destek bulsa da Trump ile Şi Cinping’in görüşmesinin güvenli liman talebini zayıflatması ve Powell’ın ‘şahin’ mesajlarıyla baskılanarak karışık bir seyir izledi. Altının ons fiyatı, geçen hafta görülen rekor seviyelerden başlattığı düşüşü ikinci haftaya da taşıdı. Platin ons fiyatı da altına paralel olarak değer kaybetti. Gümüş ve paladyumun ons fiyatları ise sanayi metali özelliklerinin öne çıkması ve değer kayıplarının ardından gelen tepki alımlarıyla haftayı alıcı bir seyirle tamamladı.
Değerli metallerde ons bazında fiyatlar, paladyumda yüzde 0,6, gümüşte yüzde 0,2 değer kazanırken, altında yüzde 2,7 ve platinde yüzde 2,3 değer kayıp yaşandı.
BAZ METALLERDE ARZ VE TALEP ENDİŞESİ
Baz metallerde fiyatlamalarda ana belirleyici unsur Trump ile Şi Cinping görüşmesi olurken, arz ve talep endişeleriyle karışık bir seyir izlendi. Olası olumlu sonuçlara yönelik beklentilerle haftanın başında yükselen baz metal fiyatları, görüşmenin gerçekleşmesiyle gelen kar satışları ve Powell’ın ‘şahin’ tonu nedeniyle baskılandı. Küresel ekonomik büyüme sinyallerinin zayıflaması ve özellikle Çin’in imalat sektöründeki durgunluk, emtia talebi üzerinde ek baskı oluşturdu.
Çin Ulusal İstatistik Bürosu verilerine göre imalat sanayi PMI, Ekim 2025’te bir önceki aya göre 0,8 puan azalarak 49’a düştü. İmalat sanayisini ölçen endeks yedi aydır daralma bölgesinde seyrediyor. Bakırda arz tarafındaki endişeler fiyatları yukarı desteklese de analistler rekor seviyelere ulaşan fiyatlar ve risklerin büyük ölçüde önceden fiyatlanmış olması nedeniyle yükselişin törpülendiğini belirtti. Nikel fiyatları ise Endonezya’da üretimin sürekli artmasıyla oluşan arz fazlası nedeniyle beş yılın diplerine yakın seyrederek haftayı negatif kapattı.
Bu gelişmelerle baz metallerde tezgah üstü piyasada bu hafta libre bazında bakır yatay seyrederken, alüminyum yüzde 1,1, çinko yüzde 1 ve kurşun yüzde 0,3 değer kazandı; nikel yüzde 0,5 değer kaybetti.
PETROLDE ARZ ENDİŞESİ
Petrol fiyatları, Fed’in aralıkta faiz indirimlerine ara verebileceğine dair endişeler, ABD’de üretimin artışına işaret eden veriler ve OPEC+ grubunun üretimi yeniden artıracağı beklentileriyle geriledi. Çin’de imalat faaliyetlerinin ekimde daraldığı haber akışı da fiyatları baskıladı. Öte yandan ABD’nin ticari ham petrol stokları yaklaşık 6 milyon 900 bin varil azalışla beklentilerin üzerinde düştü. ABD’nin benzin stokları da yaklaşık 5 milyon 900 bin varil azalarak 210 milyon 700 bin varil seviyesine indi; bu veriler talebin yüksek olduğu algısını güçlendirerek düşüşü sınırladı.
Piyasalar kısa vadede OPEC+ grubunun 2 Kasım’daki toplantısına odaklandı. Toplantıda aralık için günlük 137 bin varillik ek üretim artışı açıklanması bekleniyor. Doğal gaz fiyatları ise rekor düzeydeki sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatı ile yapay zeka veri merkezlerinin artırdığı elektrik talebine ilişkin beklentilerle yükseldi. ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA), ABD’nin bu yıl veri merkezlerinin aşırı enerji ihtiyaçlarının da etkisiyle rekor düzeyde bir güç talebi artışına maruz kalacağını belirtti.
Analistler bölgesel büyüme, temiz enerji hedefleri ve Tayvan’ın son nükleer reaktörünü kapatmasının etkisiyle ABD’nin Asya’ya LNG sevkiyatının artmasının beklendiğini kaydetti. Bu gelişmelerle Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,9 azalırken, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gazın fiyatı MMBtu cinsinden yüzde 24,8 değer kazandı.
TARIM EMTİADA ÇİN TALEBİ FİYATLARI DESTEKLEDİ
Tarım emtia fiyatlarında tamamlanan haftada arz tarafındaki olumlu haber akışı fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı oluştururken, talep tarafındaki gelişmeler yukarı yönlü destek sağladı. Soya fasulyesinde fiyatlar haftanın ikinci yarısında ABD-Çin görüşmelerinin yeniden alım kanalı açmasıyla yükseldi. Analistler, Çin’in taahhütlerinin daha çok soyaya odaklandığını ve mısır ile buğday için doğrudan alım sözü verilmediğini belirterek mısır ve buğday fiyatlarındaki yükselişin kısmen törpülendiğini ifade etti.
Bununla birlikte Brezilya’da soya ve mısır ekiminin mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşmesi, piyasanın 2025-2026 arzına ilişkin endişelerini azalttı. Bu gelişmelerle Chicago Ticaret Borsası’nda kile başına fiyatlar pirinçte yüzde 4,3 değer kaybederken, soya fasulyesinde yüzde 4, buğdayda yüzde 4,2 ve mısırda yüzde 1,8 artış gösterdi. ABD’de faaliyet gösteren Intercontinental Exchange’te libre bazında fiyatlar, pamukta yüzde 2,1 yükselirken kahvede yüzde 2,5 ve şekerde yüzde 3,7 geriledi; kakaonun ton başına fiyatı haftayı yüzde 2,8 azalışla tamamladı.
“ALTIN FİYATLARI ÖNÜMÜZDEKİ YIL DAHA FAZLA GERİLEYEBİLİR”
Capital Economics İklim ve Emtia Ekonomisti Hamad Hussain altın fiyatlarına ilişkin değerlendirmesinde, altındaki rallinin sürdürülemez olduğunun anlaşılmasıyla spekülatif faaliyetlerin azalmış olabileceğini belirtti. Hussain, “Fed’in gelecek yıl politika faizini piyasaların beklediğinden daha az indirebileceği ve Fed’in bağımsızlığına ilişkin endişelerin azalabileceği öngörülüyor. Bunlar hesaba katıldığında altın fiyatları önümüzdeki yıl daha fazla gerileyebilir.” değerlendirmesinde bulundu.

