CHP’den Erdoğan’a ‘fetret devri’ yanıtı: ‘Kendinize güveniyorsanız getirin sandığı!’

CHP MYK Toplantısı ve Cumhuriyet Haftası Değerlendirmesi CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplandı. Toplantının ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, MYK gündemine ilişkin açıklama yaptı. Yücel, Türkiye genelinde coşkuyla kutlanan Cumhuriyet Haftası’nda yüzbinlerce insanın Anıtkabir’e akışını hatırlatarak, Cumhuriyet’e ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e duyulan borcun […]

CHP MYK Toplantısı ve Cumhuriyet Haftası Değerlendirmesi

CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplandı. Toplantının ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, MYK gündemine ilişkin açıklama yaptı. Yücel, Türkiye genelinde coşkuyla kutlanan Cumhuriyet Haftası’nda yüzbinlerce insanın Anıtkabir’e akışını hatırlatarak, Cumhuriyet’e ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e duyulan borcun bir kez daha anlaşıldığını belirtti. Cumhuriyetin demokrasi olmaksızın var olamayacağını, demokrasinin ise Cumhuriyetsiz olmayacağını vurguladı.

Yücel, demokrasinin sadece seçim zamanı sandık koymak olmadığını; sandığa yansıyan iradeye saygı duymak, toplumun hiçbir kesimini ötekileştirmemek, eleştirilere açık olmak ve farklı görüşlerden beslenmek olduğunu ifade etti. Seçimleri kazanıp hukuksuzluk yapmanın, seçimleri kaybettiğinde ise milletin iradesini yok saymanın kabul edilemez olduğunu söyledi.

Atatürk ile Kıyaslama ve Cumhuriyet Bayramı Mesajı

Yücel, Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ebedi başkomutanı olduğunu belirterek, kimsenin kendini Atatürk ile kıyaslama veya yarıştırma hakkı olmadığını kaydetti. Cumhuriyet Bayramı’nı bu milletin en büyük bayramı olarak nitelendirdi. Milletin gönlüne girmenin ancak kucaklayarak, demokrasiden ve hukuktan sapmayarak; yoksulluk ve gelir dağılımındaki adaletsizliği gidererek, asgari ücretlinin ve emeklinin yüzünü güldürerek mümkün olduğunu, poster ve sloganlarla gönül kazanılamayacağını dile getirdi.

AK Parti Eleştirileri ve Sandık Çağrısı

Yücel, AK Parti iktidarının vaat ettiği adaleti ve kalkınmayı sağlayamadığını, bunun yerine adaletsizlik ve yoksulluk getirdiğini savundu. Emekliyi ve asgari ücretliyi zor durumda bırakan politikaların eleştirisini yaparak, bu felaketlerden kurtulmanın tek çözümünün sandık olduğunu vurguladı. Hukuksuzluğun gölgesinde zulmedenlere ve haksızlıklara karşı mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

Millet İradesinin Tutukluluğu ve Yargı Eleştirisi

Yücel, millet iradesinin 227 gündür tutuklu olduğunu iddia ederek, millet iradesini gasbedenlerin Ekrem İmamoğlu ile ilgili iddianameyi hâlâ yazamadıklarını ifade etti. 19 Mart’tan bu yana hukuk adına bir ilerleme sağlanamadığını, belediye başkanlarının haksız ve hukuksuz bir şekilde cezaevlerinde tutulduğunu belirtti. Tutuklamaların yargısız infaz, itibar suikastı ve yargının siyasi iktidarın istekleri doğrultusunda hareket etmesi anlamına geldiğini söyledi.

Yücel, yasalar gereği tutuksuz yargılamanın esas, tutuklu yargılamanın istisna olduğunu hatırlattı. Hakkında tutuklama koşulları oluşmamış seçilmiş kişilerin şafak operasyonlarıyla gözaltına alınmasının hukuki olmadığını ve somut, kuvvetli deliller olmadan yürütülen süreçlerin siyasi olduğunu belirtti. Bu tür süreçleri yaşatanların milletin vicdanında meşruiyetlerini kaybetmiş olacaklarını ve ilk seçimde gereken cevabı alacaklarını öne sürdü.

İddianame Yazılamaması ve Delil Yokluğu İddiası

Geciken yargılamanın adaletten çok zorbalık olduğunu söyleyen Yücel, Ekrem İmamoğlu hakkında iddianame yazılamamasının nedeninin delil bulunamaması olduğunu belirtti. Örnek olarak Adem Soytekin’in etkin pişmanlık ifadesine dayalı olarak tahliye edilip daha sonra ifadelerinin tutarsız bulunması üzerine yeniden tutuklanmasını, ancak bu ifadelerle tutuklanan insanların hâlâ cezaevinde bulunduğunu anlattı. İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan’ın da bu süreçte tutuklu olduğunu hatırlattı ve AKP’nin adalet sistemini eleştirdi.

Casusluk Kumpası ve Ekrem İmamoğlu Davaları

Yücel, yolsuzluk iddialarının çöktüğünü, bunun yerine casusluk iddialarının uydurulduğunu savundu. Hüseyin Gün isimli kişinin İmamoğlu’nu makamında ziyaret etmesi nedeniyle casusluk suçlaması yöneltildiğini, aynı kişinin emniyete davet edilip sunum yaptığı dönemde sorunun görülmediğini belirtti. Bu kumpasların, Ekrem İmamoğlu ile her yarışta yenilenlerin tepkiyi arttırdığını söyledi ve çeşitli davaların siyasal amaçlı olduğunu öne sürdü.

İstanbul Seçimlerinin Yenilenmesi Çağrısı

Yücel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İstanbul’un bir fetret devri daha yaşamasına gönlüm razı değil” sözlerine yanıt vererek, Cumhurbaşkanına sandığı getirmesi ve İstanbul seçimlerini yenileme çağrısı yaptı. Erken seçim talebinde bulunarak, iki yıl daha milletin bu zulmü çekmemesi gerektiğini ifade etti. Milli iradeyi Silivri’de tutsak etmekten vazgeçilmesini istedi.

Tele1 ve Basın Özgürlüğü

Yücel, muhalif medya ve TELE1’e yapılan müdahaleleri eleştirdi. TELE1’e kayyum atanmasını, masumiyet karinesi ve suçların şahsiliği ilkesine aykırı bulduğunu söyledi. Basın özgürlüğünün Anayasa’nın 28. maddesiyle güvence altında olduğunu ancak Türkiye’nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 159. sırada olduğunu belirtti. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün “Dünya Basın Özgürlüğü Düşmanları Listesi”nde Erdoğan’ın yer aldığını aktardı. TELE1 emekçilerinin istifa kararlarının bir direniş olduğunu, CHP’nin basın özgürlüğünün teminatı olduğunu ve direnişi destekleyeceklerini söyledi.

Bolu Kartalkaya Yangın Faciası ve Sorumluların Yargılanması Talebi

Bolu Kartalkaya Grand Kartal Otel yangın faciasında 36’sı çocuk olmak üzere 78 kişinin yaşamını yitirmesi ve 137 kişinin yaralanmasıyla ilgili davada verilen müebbet hapis cezalarını örnek karar olarak değerlendiren Yücel, ancak olayın hesabının tam anlamıyla sorulmadığını belirtti. Turizm Bakanlığı’nın ve bazı bakanlık yetkililerinin yargılanmamasını eleştirdi. Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un koltuğunda kalmasını kabul etmediklerini, soruşturma izni verilmeyen bakanlık çalışanları ve üst düzey görevliler hakkında adli işlem yapılmadığını ifade etti. Tüm sorumluların yargılanıp hak ettikleri cezayı alana kadar adaletin tecelli ettiğini söylemenin mümkün olmadığını vurguladı.

Gebze’de Çöken Bina ve Metro Çalışmalarının Sorumluluğu

Yücel, Kocaeli Gebze’de aniden çöken binada dört vatandaşın yaşamını yitirdiğini, bölgedeki 16 bina, 27 işyeri ve 72 bağımsız bölümün boşaltıldığını kaydetti. Metro çalışmaları nedeniyle binaların temellerine zarar verildiğini ve bunun can kayıplarına yol açtığını söyledi. Makine Mühendisleri Odası’nın Temmuz 2024’te metro inşaatı ile ilgili uyarılarını hatırlatan Yücel, altının oyulması ve temellere verilen zarar nedeniyle yaşanan ölümleri cinayet olarak nitelendirdi. Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’nun sessizliğini eleştirdi ve yetkililerin koltuklarında oturmaya devam etmesini kınadı.

Türk Futbolu, Hakem Skandalı ve Tepkiler

Yücel, bazı hakemlerin bahis oynadığı iddialarını ve bunun Türk futbolunun itibarına verdiği zararı değerlendirdi. Kamuoyunun ve taraftarların bir haftadır bu kara lekeyi konuştuğunu belirtti. Cumhurbaşkanının konuya ilişkin açıklamalarını yetersiz bulduğunu ifade ederek, Merkez Hakem Kurulu Başkanı’nın istifa etmeyi düşünmemesini eleştirdi. Futbolda güvenin yeniden tesis edilmesi gerektiğini vurguladı.

Ekonomi, Enflasyon ve 2026 Bütçe Değerlendirmesi

Yücel, TÜİK’in ekim ayı enflasyon verilerini eleştirerek, TÜİK ile ENAG arasındaki farklara değindi. ENAG verilerine göre yıllık enflasyonun yüzde 60 olduğunu, aylık enflasyonun yüzde 3,74 olarak açıklandığını belirtti. Açlık sınırının 28 bin lirayı, yoksulluk sınırının 92 bin lirayı geçtiğini söyledi. İktidarın enflasyon hedeflerini sürekli revize ettiğini, ekonomi yönetiminin halkın gerçeklerini gözetmediğini savundu. AKP’nin kaynakları paylaşmak yerine yoksulluğu yönetmeye odaklanan bir ekonomi programı uyguladığını ve 2026 Bütçe Teklifi’nde bu anlayışın sürdüğünü öne sürdü. CHP iktidarında halkın bütçesinin yapılacağını ifade etti.

Koray Aydın İddiasına Yanıt

Basın mensuplarının soruları üzerine Yücel, bağımsız Ankara Milletvekili Koray Aydın’ın CHP’ye geçeceği iddialarını değerlendirdi. Koray Aydın’ın değerli bir siyasetçi olduğunu belirtip, CHP’nin böyle bir gündeminin olmadığını ve Koray Aydın’ın açıklamalarının da bu yönde olduğunu söyledi.

Exit mobile version